Covid-19 virüsü kaynaklı salgınının, sermaye piyasalarında şimdiye kadar en yoğun hissedildiği haftayı geride bıraktık.
Küresel çapta endekslerde kayıplar yüzde 10-20 arasında değişmekle birlikte özellikle ABD piyasaları 2019 kazançlarının tamamından fazlasını geri vermiş görünüyor.
Yılbaşından beri küresel piyasalar açısından belirleyici ana faktör olan Covid-19 özellikle İtalya’da artış gösteriyor. Sosyal medyada hükümet yetkililerinin gerekli önlemleri almadığını savunanların sayısı artıyor. Reuters’e göre, İtalya’da virüs nedeniyle 250 kişi daha hayatını kaybetti. Ülkedeki ölü sayısı 1266. Toplam vaka sayısı ise 17 bin 660.
Basit bir hesap yapalım: Çin’in güncel nüfusu 1 milyar 437 milyon 677 bin 20. Vaka sayısı ise 81 bin. Yani alınan karantina önlemleri sonucu 100 bin kişide 6 vaka görülmüş.
Bu oranı 60 milyonluk İtalya’ya uygularsak vaka sayısının 3630’da kalması gerekirdi. Oysa zirve yapmadığı halde vaka sayısı çoktan bu rakamın yaklaşık 5 katına gelmiş durumda. Rakamlar yalan söylemez. İtalya bir ya da birçok şeyi yanlış yapıyor ve mücadelede sınıfta kalıyor. Bu konuda yazılmış bilimsel bir çalışma henüz olmadığı için nedenler üzerinde spekülasyon yapmak doğru olmaz.
Dolayısıyla Avrupa piyasalarında kayıplar çok daha büyük. Virüsün etkilerinin, 2019 itibarıyla Türkiye’nin toplam ihracatının yaklaşık yüzde 50’sini gerçekleştirdiği Avrupa’da yayılım göstermesi dış ticaret ve cari açık noktalarında 2020 için elimizi zorlayacak. Zira İtalya’dan sonra Almanya ve Fransa’daki vaka sayıları da artıyor.
Çin’de gerekli tedbirlerin alınmasıyla ve vaka sayısının zirve yapmasıyla beklenen düşüş gerçekleşti. Hastalığın büyük oranda kontrol altına alındığı ülkede özel görevlendirilmiş hastanelerin kapandığı haberleri gelmeye başladı. Ayrıca İran ve İtalya’ya virüsle mücadelede kullanılmak üzere büyük çapta yardım paketleri göndermeye başladılar. En azından bir “dev”in toparlandığını görmek küresel ekonomi ve kamu sağlığı açısından iyi haber.
Küresel vaka sayısı 150 bine yaklaşırken ölü sayısı 5429.
Bir önceki yazımızda pazartesi gün piyasaların atlattığı şoku incelemiş ve “Acaba panik havası geride kalır mı?” diye sormuş, FED ve diğer majör merkez bankalarının dişe dokunur müdahalesi olmaz ise durumun çok daha kötüye gideceği görüşünü dile getirmiştik.
Çünkü kötü geçen bir günden sonra tüm devlet ve merkez bankası başkanları çıkıyor, ne gerekiyorsa yapacağız minvalinde sözler sarf edip çekiliyor ve piyasalar ertesi gün biraz toparlanma gösteriyorlardı. Ancak bu yükseliş vaka sayılarının artış gösterdiğine dair en ufak bir haberle yerle bir oluyordu.
12 Mart Perşembe günü, “Kara Pazartesi”yi her anlamda aradığımız bir gün oldu.
Avrupa’nın özeti diyebileceğimiz Stoxx 600, ABD’nin majör endeksleri S&P 500, Nasdaq 100, Dow Jones Industrial’da kayıplar yüzde 10’ları buldu.
Ons altın, teminat ödemeleri ve düşük enflasyon beklentileriyle çakıldı. ABD 10 yıllık tahvilleri 0,34’e kadar geldi. Fiyatı yükselen varlık yoktu (Vix endeksi hariç) ve piyasalarda inanılmaz olumsuz bir hava vardı.
Neyse ki “süper kahramanımız” ABD Merkez Bankası FED ve Başkanı Powell yetişti piyasaların imdadına ve grafiğin sağ altında gördüğünüz sert yükselişleri gözlemledik.
2008 Krizi’nden sonra toplam bilançosunu 600 milyar dolar’dan 4,5 trilyon dolara kadar çıkaran FED, piyasalara tam 5 trilyon dolar süreceğini beyan etti.
Geçtiğimiz hafta boyunca üç ay vadeli repo operasyonu ile piyasaya 2 kere 500 milyar dolar vermişti FED. Banka önümüzdeki bir aylık dönemde her biri aynı miktarda 10 operasyon daha gerçekleştirmeyi planlıyor. Bu miktarda dolar’ın dünyaya ne kadar “bol” geleceğini ve bundan başta Türkiye olmak üzere gelişen ülke piyasalarına ne kadar fon akacağını birlikte göreceğiz.
Teknik olarak negatif uyumsuzluk gösteren Dolar/TL açısından bu durumun aşağı yönlü hareketi tetikleyecebileceğini not edelim.
Virüsün küresel piyasalara etkisini günbegün takip etsek de küresel büyüme ve ticaret hacimlerindeki değişimi en erken ilk çeyrek sonunda görebiliriz. Bu daralmaların şirket bilançolarına dolayısıyla endekslere yansıyacağını ve 2020’nin ilk sert düzeltmesine neden olabileceğini ifade etmiştik, görüşümüz değişmedi.
Rusya-Suudi Arabistan (OPEC+ABD) arasındaki karşılıklı restleşmelerden nasibini alan petrol fiyatları dalgalanmaya devam ediyor. Yılın ilk haftasında 69 dolar’ı, Şubat’ın ikinci haftasında 59 doları gören Brent, son işlem gününü 34 dolar’dan, WTI petrolü ise 32 dolar’dan işlem görüyor.
Baltık Kuru Yük Endeksi ise 14 Şubat’ta gördüğü dipten sonra (425) yükselişe geçerek 631 puandan işlem görüyor. Bu endeksin hacimden ziyade ticari faaliyetlerin yoğunluğuna dair fikir verdiğini hatırlatalım.
Bir başka önemli gösterge olan Türkiye CDS primi açıklanan ve artış kaydeden vaka sayısı ile birlikte küresel belirsizlikten nasibini aldı, geçtiğimiz hafta sert yükselerek 489 seviyesine kadar geldi. (x>300 ise “Sıkıntı var” formülünü unutmuyoruz.)
Olumsuz haber akışından olumlu etkilenen yatırım aracımız ons altın cuma günü gelen parasal genişleme haberlerinden ve teminat tamamlama satışlarından etkilenerek 1529 dolar seviyesine kadar geldi. Son 2 işlem günü sert satış yiyen ons altında yükselişler ve düşüşler sert, günlük marj yüksek.
Merkez bankalarının genişlemeci para politikaları sebebiyle modasının geçebileceğini düşündüğümüz altın, yükselmek için kendisine her daim bir sebep bulabiliyor.
Belirsizlikten altının nemalanacağını bir kez daha belirtelim.
Özellikle Trump’ın salgını ciddiye almaması ve ülke içinde sosyal hayatı etkileyen önlemler sebebiyle geçtiğimiz 20 gün içinde 99,86’dan 94,89’a kadar gelen dolar endeksi; OHAL ilanı, NBA maçlarının ertelenmesi, FED müdahalesi, ülkedeki test kiti sayısının arttırılması gibi nedenlerle gücünü toplayarak 98,69’a kadar geldi.
TL, diğer gelişmekte olan ülke para birimleriyle birlikte 2 haftadır Dolar karşısında değer kaybetmeye devam ediyor. Kur, cuma günü 6,3321’den kapandı. Bu zamana kadar virüs ile mücadelede iyi bir sınav veren Türkiye, cuma günü önce üniversitelerin, sonra diğer okulların tatil edilmesi, kamu ve özel sektör çalışanlarına çekmeköy escort izin kolaylığı ve engelli/kronik hastalara idari izin gibi önlemler alarak önleyici bir yaklaşım ortaya koymaya çalışıyor. TCMB’nin önümüzdeki dönemde yapacağı faiz indirim/indirimlerinin virüs etkisiyle birleşince kurda bu aşamadan sonra sert tepkiler uyandıracağı kanaatindeyiz.
Geçtiğimiz hafta küresel çöküşten nasibini alan Bist 100, 106 bin seviyesinde başladığı haftayı özellikle pazartesi ve perşembe yediği sert satışlarla 95 bin 605 seviyesinden tamamladı. Perşembe günü 93 binli seviyelere kadar gelen endeks uzun zaman sonra küresel piyasalardan ayrışmıyor ve yurt içi farklı bir gündemle şerifali escort uğraşmıyor. Devre kesici limitlerinin ayarlanması, açığa satış tedbirleri ile bu dönemleri en az zararla atlatmaya çalışan endekste son 1 aydır kayıp yüzde 21 seviyesinde.
Endeksin bel kemiği Bist 30 hisselerinde kayıplar ise ortalama yüzde 20-25 aralığında değişiyor. Küresel olarak pandemi’den en çok etkilenen hisseler arasında başı çeken majör hava yolu şirketlerine bakacak olursak Pegasus’ta bir aylık kayıp yüzde 45, Türk Hava Yolları’nda ise yüzde 39.
Gram altın fiyatları hafta boyunca 317-328 aralığında seyretmesine rağmen cuma günü ons altındaki sert etiler escort çekilmeden nasibini alarak 311 TL’ye kadar geldi. FED’in repo ihalelerinin korku havasını bir nebze dağıtacağı hesaba katılırsa gram altında olası çekilmeler takip edilmeli. Destek seviyemiz yeni çekilişle 307.
Bist100: 95.605
Dolar/TL: 6,33
Dolar Endeksi: 98,69
Ons altın/Dolar: 1.529
Türkiye CDS Primi: 489
Türkiye MSCI Endeksi: 21,37
SP 500: 2.711
Nasdaq 100: 7.995
Brent Petrol/USD: 34
ABD Ham Petrol/USD: 32
Dolar | 34,7609 | % 0.07 |
Euro | 36,5437 | % 0 |
Sterlin | 44,1072 | % 0.17 |
,00 | % 0.00 | |
,00 | % 0.00 | |
Çeyrek | 4.894,00 | % -0,16 |
G. Altın | 2.948,56 | % -0,06 |
BIST 100 | % | |
% 0.00 | ||
B. Cash | ,00 | % 0.00 |
Bitcoin | |
Ethereum | |
XRP | |
Bitcoin Cash | |
EOS | |
Litecoin | |
Binance Coin | |
Bitcoin SV | |
Tether | |
TRON | |
Stellar | |
Cardano | |
Monero | |
Dash | |
IOTA |