Son bir aydır altın cephesinde, bir haftadır da Dolar/TL cephesinde sert hareketler görülüyor. Uzun zamandır yatırım araçlarına özel yazı kaleme almadığımızdan altın ve Dolar/TL değerlendirmesi yapmanın zamanı geldi.
Yukarıdaki sade grafikte 16 Mart’ta Covid-19 kaynaklı piyasa çöküşünden sonra ons altın, gram altın ve Dolar/TL hareketlerini görüyoruz. (Turuncuyu şimdilik görmeyelim)
Mayıs ortasına kadar farklı telden çalsalar da özellikle Temmuz başından itibaren ons altın ve gram altının pozitif ayrıştığını, Dolar/TL’nin ise 2 ay boyunca inanılmaz şekilde yatay seyrettiğini görüyoruz. Bu grafikten çıkarılabilecek en basit sonuç Türkiye’deki altın fiyatlarının dünya altın fiyatlarına paralel seyrettiği; yani düğün sezonu başladı ya da Dolar yükseldiği için değil. (Ülkemizde altının kazandırma nedeni genelde Dolar/TL’dir. İlgili yazımız)
Bilakis turuncu çizgide görebileceğiniz ve pandemi piyasaları vurduğunda 100’lü seviyelerde gezen Dolar endeksi, geçtiğimiz hafta 2 yılın diplerinden döndü. Buna taksim escort rağmen Dolar/TL cephesinde kaydadeğer bir gerileme yok, hatta son bir haftada sert yükseliş görülüyor.
Öncelikle küresel altın fiyatlarının yükselmesine neden olan etmenlere bir bakalım: Büyük harflerle Covid-19 birinci ve en önemli neden. Kriz anlarında güvenli liman arayışı için tanıdık bir yatırım aracı altın. JP Morgan, MS gibi yatırım bankaları da 2000-3000 $ hedeflerini dile getirmeye başladılar bile.
ABD’de günlük vaka rekorlarının kırılmaya devam edildiği, Avrupa’da ikinci dalganın başladığı haberleri manşetlerde yerini alırken altına yönelim hız keseceğe benzemiyor. Virüs etkisini mecidiyeköy escort arttırırken reel ekonomi ile piyasalar arasındaki uçurum da genişlemeye devam ediyor. Bu makasın eninde sonunda kapanacağını dile getiren uzmanların sesi son dönemde daha çok çıkıyor. Bu durum ikinci bir piyasa çöküşüne neden olursa yatırımcıların gidebileceği mantıklı yatırım olarak yine altın çıkıyor karşımıza.
Özellikle ilk çeyrekte düşen üretim ile yükselen altın fiyatları, ikinci çeyrekte yatırım aracı olma özelliği ile yükselişini sürdürdü ve altın ETF’lerine girişler rekor seviyelere ulaştı. Öyle ki gold.org verilerine göre küresel altın işlemlerinin 3’te 1’inden fazlası ETF’lere yönelik gerçekleşti. (2. çeyrekte toplam işlem hacmi 2192 ton, ETF işlem hacmi 734 ton)
Altın fiyatlarını yükselten bir başka neden de ABD Merkez Bankası, FED. FED’in bilançosunu 7 trilyon dolar’a çıkarması ile ABD ve küresel endeksler yanı sıra altın fiyatları da bu genişlemeden nasibini aldı.
Önemli bir başka neden ise küresel anlamda merkez bankalarının 2008 Krizi’nden sonra yükselttikleri faizleri yarışırcasına düşürmeleri. Bu durum alternatif yatırım araçları arayışında olan yatırımcıyı altına kaçırıyor.
Merkez bankalarının altın konusunda oynadıkları bir başka rol ise net altın alıcısı olmaları. Başını Rusya ve Türkiye merkez bankalarının çektiği bir grup, net altın alıcısı olmaya devam ediyor.
Altın fiyatlarını yükseltebilecek ve Covid-19 ile başı çeken bir başka neden ise küresel anlamda ABD dolarının değer kaybetmesi. Çünkü ons altın fiyatı (XAUUSD) ons altın değerinin ABD dolarına oranlanmasından çıkıyor ve doğal olarak doların değer kaybetmesi ons altın fiyatını yükseltiyor.
Yukarıda belirttiğimiz gibi 4 ay önce 103 seviyesinde olan Dolar endeksi geçtiğimiz hafta; artan vaka sayıları, teknoloji şirketleri CEO’larının tekelleşme karşıtı yasa çerçevesinde ifadeye çağrılmaları, polisin ırkçı davranışlarına yönelik protestoların hâlen devam etmesi, yaklaşan başkanlık seçimleri, Çin ile Uygur Türkleri ve Orta Doğu politikalarındaki ayrışma ve karşılıklı konsolosluk kapatma hamleleri nedenleri ile 92 seviyesine kadar geldi.
Çin ve AB’ye uygulanan tariflerin arttırılması, Huawei’nin 5G sektöründen dışlanması gibi buzlukta bekleyen sorunlara burada değinmiyoruz bile.
Başkan Trump’ın anketlerde on puan geriden seyretmesi, Biden’ın siyahi seçmenin desteğini alabilecek ilk siyahi başkan yardımcısına yeşil ışık yakabileceğine dair verdiği işaretler, yine Trump’ın taciz ve tecavüz suçlaması ile tutuklu olduğu hücresinde hayatına son veren Jeffrey Epstein ile geçmişte yaşadığı ve gündemi işgal eden samimi ilişkisi, yeğeni Marry Trump ve eski danışmanı Bolton tarafından hakkında yazılan kitapları, seçim öncesi ABD’yi olumsuz yönde etkileyecek, dolayısıyla Dolar’ın küresel gücünü sarsacak gelişmeler olarak görüyoruz.
Tüm bu etmenleri alt alta koyduğumuzda, Dolar için en azından Kasım ayına kadar sarsıntılı, altın açısından ise bir o kadar istikrarlı bir dönem olacağını söyleyebiliriz.
Yıl başından beri gram altın %52, Dolar/TL %17, ons altın ise %30 yükseldi. Grafikten de anlaşılacağı üzere bu yükselişin özellikle son dönemde nedeni küresel altın fiyatları. En kötü ihtimalle 2000 dolara kadar çıkacak bir ons altının, gram altına yapacağı etki %2,5.
Oysa öte yanda düşen dolar endeksi ile düşmemiş, iki aydır teknik olarak sıkışmış Dolar/TL var. Dahası maalesef güdülen yanlış politikalar ile kamu bankalarının artan açık döviz pozisyonları yabancı basında son 1 haftadır yoğun olarak haberleştiriliyor.
Dolar/TL açısından zaman zaman vurgulanan ve kırılganlık nedenlerimizden biri olan bir diğer husus da Merkez Bankasının eriyen döviz rezervleri. Merkez Bankası‘nın Haziran sonu swap sonrası net rezervleri -27, kıymetli Mahfi Eğilmez’in hesabına göre 10 Temmuz itibarıyla -5,7 milyar dolardı.
Bu gelişmeler ışığında Dolar/TL’de yukarı yönlü hareketin ivme kazanacağı düşünülürse zaten yükselmiş/yükselecek ons altın dikkate alındığında gram altında “mükemmel fırtına” durumu görülebilir. (Mükemmel fırtına=Dolar ve altın ters yönlü çalışsa da bazı zamanlarda birlikte yukarı yönlü hareket eder; geçen sene sonunda 270’den gelip kısa sürede 300 TL’yi aştığı hareket gibi)
Tarihsel açıdan Türkiye’de doların, dolayısıyla altının kaybettirdiği pek görülmemiştir. Tabii ki bundan 6-7 yıl önce 85 liralara kadar gelmiş gram altını unutmamak lazım. Bu gram altın ne oldu da son 3-4 yıldır herkesin dilinde? Yukarıda yaptığımız analiz gibi bir analizle bu sorulara yanıt bulabilirsiniz.
Ancak şunu belirtmekte fayda var: Küresel krizden çıkmak için alınan tedbirlerin ikinci bir kriz oluşturmaya başladığı, fasit bir daireye evrilmeye başlayan ve kapitalist sistem eleştirilerinin daha yüksek sesle dile getirildiği bir döneme giriyoruz. Hemen yarın “ABD bitecek” ya da “Dolar eski gücünü kaybediyor” gibi beylik laflar için henüz erken ancak değişen konjonktürel durumların farkında olmak ve yatırımları buna göre konumlandırmak hepimiz için önemli.
Bu açıdan baktığımızda orta vadede altının prim yapacağı ve ABD dolarının liderliğini perçinlemesi gereken, aksi takdirde unvanını kaybedebileceği bir resim var karşımızda. Tabii ki şartlar değişmezse.
Kapak Resmi: @gobankingrates
Dolar | 34,5603 | % 0.28 |
Euro | 36,4538 | % 0.26 |
Sterlin | 43,7712 | % 0.33 |
Bitcoin | 3370690,00 | % 4.72 |
Ethereum | 108263,00 | % 0.56 |
Çeyrek | 5.069,00 | % 0,21 |
G. Altın | 2.965,01 | % 1,03 |
BIST 100 | % | |
Litecoin | 3093.72 | % 4.12 |
B. Cash | 17832.93,00 | % 16.61 |
Bitcoin | 3370690 |
Ethereum | 108263 |
XRP | 38.98 |
Bitcoin Cash | 17832.93 |
EOS | |
Litecoin | 3093.72 |
Binance Coin | 21083 |
Bitcoin SV | 2644.42 |
Tether | 34.57 |
TRON | 6.85 |
Stellar | 8.42 |
Cardano | 26.83 |
Monero | 5595.93 |
Dash | |
IOTA |